İskender Pala- Efsane

"Deniz ufkunda bu top sesleri nereden geliyor?
Barbaros, belki donanmayla seferden geliyor!
Adalar’dan mı? Tunus’tan mı, Cezayir’den mi?
Hür ufuklarda donanmış iki yüz pare gemi
Yeni doğmuş aya baktıkları yerden geliyor;
O mübarek gemiler hangi seferden geliyor?"
‘Deniz ufkunda bu top sesleri nereden geliyor?
  Diye başlıyor İskender Pala kitabına. Osmanlı'da ilk donanmanın oluşturulmasına kadar  sürdürmüyor serüvenin başlangıcını; ancak Akdeniz'in bir Türk gölü olmasına katkıda bulunan herkesin hakkını veriyor kitabında. Barbaros Hayreddin Paşa'yı anlattığı kadar, çok fazla tanımadığımız ağabeyi Oruç Reis'in de hayatını paylaşıyor bizlerle. 
Anlatımını özdeşimci bir yaklaşımla, haritalarından sorumlu Sidi'nin ağzından yapmasıyla, okuru olayların ortasına bırakmış yazar. Çok da iyi bir yöntem olmuş bu. Cezayir'in alınmasından, Korsan Hızır Reis'in Yavuz Sultan Selim himayesine girmesiyle ünlenmesi; ardından kaybedilen Tunus'un acısı ve nihayetinde Kanuni Sultan Süleyman'ın, gücünü ardına alan Hayrettin Paşa'nın rakiplerine Akdeniz'i dar etmesi başarıyla işlenmiş. Kitapta, Oruç Reis, Hızır Reis, Piri Reis hakkında birçok bilgi verilirken; Müslümanların İber Yarımadasındaki (İspanya) son toprak parçasını kaybedişleri de ayrıntılı bir anlatım ve yürek burkan bir acıyla anlatılmış. Gırnata Beyliğinin hazin sonu ve İslam medeniyetinin, Haçlı saldırılarına benzer bir kuşatma altındaki acı çırpınışlarının anlatıldığı bölümler kitapta beni en fazla etkileyen unsurlar oldu. 
  Daha fazla anlatıp, kitabın sürpriz sonunu açıklamak istemediğim için; anlatımıma burada son verip, İskender PALA sevenler için bulunmaz bir okuma keyfi deneyimi yaşamak isteyenlerin  kitaplığında mutlaka olması gereken bir yayın olduğunun altını çizerek, iyi okumalar dilerim.

Category:
Paylaş
Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...