ve biri eksik.
biri her zaman eksik,
biri; geldiğinde bile eksik.
öyle eksildik ki yaşarken,
bize dokunan herkesi eksiltiyoruz.
yalnızlığımızla çoğalıp kalabalığımızla eksiliyoruz.
ve öylesine kalabalık ki yalnızlığımız.
hayat bize hep aynı şeyi öğretiyor
"mükemmel biri yok."
hepimiz kendimizde olmayanı arıyoruz.
ve hepimiz ancak kendimizde olanı buluyoruz.
gökyüzü karanlık ve yıldızlar parlıyor.
Dürüst olduğunu söyleyenlerden mi korkmalıyız,
yoksa yalancı olduğunu söyleyenlerden mi?
Kendimizi kimden sakınmalıyız,
Ve kendimizi sakınmalı mıyız?
Neden dürüst birine,
güvenebileceğimiz birine,
bu kadar ihtiyacımız var?
Kendimize ve dürüstlüğümüze güvenemediğimiz için mi,
Bizi dürüstlüğün gerçekten var olduğuna inandırması;
bizi de dürüstlüğün güvenilir sularına çekmesi için mi
insanlara dürüst olmaları için yalvarıyoruz?
Hiç yalan söylemeyen belki de,
başkasının yalan söyleyebileceğini hiç düşünmez.
ihaneti aklından geçirmeyen,
başkasının da ihanetinden o kadar kuşkulanmaz.
Ve ne kadar kalabalık yalnızlığımız.
Herkeste kendimize çarpıyoruz.
Kara ipekten bir yorgan gibi üstümü örtüyor,
iğde kokuları,limon çiçeklerinin incecik kokusu,
kızıllığı karanlığın içinde bile sezilen sardunyalar,
minicik saplarının ucunda sessizce duran minicik güller,
çiçeklenmemiş bir hanımeli.
sessiz sakinve mükemmel bir gece.
ve,
ne kadar kalabalık yalnızlığımız.
ne tarafa dönsek kendimize çarpıyoruz...
hayat bize hep aynı şeyi öğretiyor